Ducati Panigale V2 ve Yamaha R9 Karşılaştırması

Ducati Panigale V2 ve Yamaha R9 Karşılaştırması

Radikal Supersport mu Yoksa Çok Yönlü Spor Motosiklet mi?

Bu karşılaştırmada, en çok beklenen iki spor motosikleti derinlemesine inceliyoruz: Ducati Panigale V2 ve Yamaha R9. Her ikisi de orta hacimli spor motosiklet konseptini paylaşıyor, ancak çok farklı felsefeleri temsil ediyorlar. İtalyan ruhunu taşıyan Panigale, çeviklik ve pist DNA'sı üzerine odaklanırken; R9, yüksek performanstan ödün vermeden çok yönlü, erişilebilir ve pratik bir spor motosiklet sunuyor.

Martin_Bauer

Martin_Bauer

tarihinde yayınlandı 17.03.2025


Orta hacimli spor motosiklet segmenti hiç olmadığı kadar hareketli ve son zamanlarda en çok ilgi gören modellerin başında Ducati Panigale V2 ve yeni Yamaha R9 geliyor. Kağıt üzerinde, her ikisi de günlük kullanımda konfordan ödün vermeden pist standartlarında performans sunmayı amaçlayan benzer konseptler olarak görünüyor. Ancak, selesine oturup kilometre yapmaya başladığınızda, aralarındaki farklar ilk bakışta göründüğünden daha belirgin hale geliyor.

Ducati, Panigale V2'yi, yarış geleneğiyle şekillenen saf bir supersport olarak konumlandırmış. Tasarımı, teknik yapısı ve karakteri her an sportif hisler sunmaya odaklanmış, ancak Panigale V4 kadar ekstrem ve radikal değil. L-şekilli iki silindirli motor, bu motosikletin özünü oluşturuyor ve kompakt tasarımı, son derece hafif bir monokok şasiye olanak tanıyor. Öte yandan Yamaha, R6'nın kaybolmasıyla pazarda oluşan boşluğu doldurmak istemiş. R9, hem pistte hem de yolda kullanılabilecek daha mantıklı bir alternatif olarak konumlanıyor. MT-09'dan doğrudan devralınan üç silindirli motor, bilinen ve güvenilir bir ünite olup, çok yönlülüğünü kaybetmeden daha radikal bir yapıya uyarlanmış.

Her iki motosiklet arasındaki ilk büyük fark motor tasarımında yatıyor. Ducati, Panigale V2'nin önceki modelinden tanıdığımız V2 motorunu tercih ediyor, ancak bu sefer Euro 5+ normlarına uyum sağlamak için hafif modifikasyonlar geçirmiş. Bu kısıtlamalara rağmen motor karakterini koruyor ve kayda değer bir performans sunmaya devam ediyor. Ancak, motor freni tutuşunun maksimum ayarında bile sunduğu düşük tutma gücü şaşırtıcı, bu da vites geçişleri iyi yönetilmezse viraj girişlerini etkileyebilir. Yamaha ise MT-09'un üç silindirli motoruna başvuruyor, alttan itibaren dolu dolu ve yumuşak tepki veren bu motor, 6.000 rpm'ye kadar Panigale V2'den daha üstün bir itiş gücü sunuyor, ancak bu noktadan sonra farklar azalıyor ve her iki motor da Euro 5+'ın getirdiği kısıtlamalar nedeniyle üst devirlerde belirli bir gerilim eksikliği yaşıyor.

Gaz kelebeği tepkisinde belirgin bir fark bulunuyor. Yamaha'nın üç silindirlisi anında tepki veriyor ve arka tekerlekle doğrudan bir bağlantı hissi sunuyor. Bu sadece gaz açılışında kontrolü artırmakla kalmıyor, aynı zamanda tutuşun optimal olmadığı durumlarda dozlamayı da kolaylaştırıyor. Ducati'nin V2'si ise ilerleyici ve etkili olsa da, tüm torkunu vermeden önce küçük bir marj gerektiriyor, bu da sürücünün gaz yönetiminde biraz daha önseziyle hareket etmesini zorunlu kılıyor.

Panigale V2 vs. Yamaha R9: Elektronik Özellikler

Elektronik özellikler konusunda, hem Ducati hem de Yamaha, modern bir spor motosikletten beklenen kapsamlı bir paket sunmak için önemli adımlar attı. Her iki model de, gelişmiş sürüş destek sistemleri, çekiş kontrolü, anti-wheelie kontrolü, sürüş modları ve virajlarda ABS gibi özellikler içeriyor. Bu sistemler, özellikle her iki motorun da aşırı güçlü olmaması nedeniyle, sürüşe fazlaca müdahale etmeden sorunsuz çalışıyor.

Ancak, Yamaha kullanılabilirlik ve sunulan standart seçenekler açısından bir adım öne çıkmayı başarmış. R9, ek bir maliyet olmadan tamamlayıcı bir uygulama ile çalışan entegre bir kronometre sistemine sahip. Bu sistem sayesinde, pist günlerini ciddiye alanlar için tur zamanlarının detaylı grafiklerini analiz etmek mümkün. Ducati de benzer bir şey sunuyor, ancak bu, ekstra bir GPS modülü satın alındığında mümkün oluyor ve ekstra bir maliyet anlamına geliyor. Ayrıca, günlük kullanımda Yamaha, TFT ekranında entegre navigasyon fonksiyonları sunarak, sadece pistte sürüş yapmak istemeyenler için daha çok yönlü bir motosiklet haline geliyor.

Hızlı vites değiştirme (quickshifter) konusunda da farklar belirgin. Her iki motosiklet de debriyaj kullanmadan vites yükseltme ve düşürme imkanı tanıyan çift yönlü sistemler sunuyor. Ancak, her markanın bunu uygulama şekli farklı. Ducati'de, vites değişimini kontrol eden pozisyon sensöründe ön yükleme eksikliği var, bu da belirli durumlarda vites değişiminin olması gerektiği kadar hassas olmamasına sebep olabilir. Bu, spor sürüşte maksimum hız arandığında istenmeyen şekilde daha uzun kesintilere veya çift kesmelere yol açabilir. Yamaha'nın sistemi ise daha rafine hissediliyor ve özellikle pistte takdir edilen hızlı ve temiz vites değişimlerine olanak tanıyor.

Her iki motosikletin şasisi, her markanın kendi spor motosikletlerine vermek istediği vurguyu net bir şekilde yansıtıyor. Ducati, motorun yapısal bir parça olduğu ve şasinin ağırlığının sadece dört kiloya indirildiği monokok şasi konseptini sürdürüyor. Bu çözüm, son derece kompakt ve hafif bir motosiklet sağlıyor, bu da virajlarda büyük bir çevikliğe dönüşüyor. Yamaha ise, motorun çerçeveye asıldığı daha geleneksel bir şasi felsefesini takip ediyor. Bu, şasi ağırlığını yaklaşık 9,7 kiloya çıkarıyor. Buna rağmen, Yamaha'nın bu özelliklerde ürettiği en hafif şasi bu.

Pratikte, Panigale'nin versiyonuna (standart veya S) bağlı olarak her iki motosiklet arasındaki ağırlık farkı yaklaşık yedi kiloyu buluyor. Bu fark, özellikle hızlı yön değişikliklerinde ve yüksek hızdaki genel davranışta kendini gösteriyor. Ducati daha dar ve daha hafif hissettirirken, Yamaha, üç silindirli motorunun genişliği ve çerçeve tasarımı nedeniyle daha hacimli ve ağır bir his veriyor.

Yamaha R9 ve Ducati Panigale V2: Aerodinamik ve Ergonomi

Bir Ducati Panigale V2'in maliyeti ne kadardır?
Burada yeni ve kullanılmış motosikletlerin fiyat düzeyine ilişkin genel bir bakış bulacaksınız!

Aerodinamik açıdan, iki motosiklet arasındaki farklar da dikkat çekici. Keskin ve dar tasarımıyla Ducati Panigale V2, rüzgar koruması açısından oldukça sınırlı. Ön grenaj, hem genişlik hem de yükseklik açısından daha küçük, bu da sürücüyü özellikle yüksek hızda veya pistte daha fazla maruz bırakıyor. Depoya yapışarak ve mümkün olduğunca toplu bir pozisyon alarak bile, istikrarı etkileyen ve uzun sürüşlerde yorgunluğu artıran türbülansları hissetmek kolay. Yamaha ise R9'da daha kapsamlı bir grenaj tercih etmiş, bu da rüzgara karşı daha iyi koruma sağlıyor ve sürücünün daha az aerodinamik etkiye maruz kalarak daha rahat bir pozisyon korumasına imkan tanıyor. Bu, Yamaha'yı uzun süre hızlı sürüş yapmayı planlayanlar için daha konforlu bir seçenek haline getiriyor, hem yolda hem de pistte.

Her iki motosikletin dinamik davranışı, onları açıkça ayıran başka bir unsur. Hafif şasisi ve kompakt tasarımı sayesinde Ducati, hızlı virajlarda üstün bir çeviklik sunuyor. Yön değiştirmeyi hızlı ve neredeyse hiç çaba harcamadan sağlıyor ve özellikle hız arttıkça ve pistin her santimetresinden yararlanılmak istendiğinde etkili. Yamaha ise, çevik olmasına rağmen, yüksek hızda bu yön değişikliklerinde biraz daha ağır bir his veriyor. Bu, büyük ölçüde, Ducati'nin V2'sinden daha geniş olan üç silindirli motorunun ürettiği jiroskopik kuvvetlerden kaynaklanıyor. Bu davranış farkı, özellikle bir virajdan diğerine yüksek hızda geçerken fark ediliyor, bu noktada Panigale daha canlı ve ideal çizgiyi direnç göstermeden takip etmeye istekli hissediliyor.

Yine de, Yamaha'nın sunduğu ekstra denge de olumlu bir yön. Hızlı ve uzun virajlarda ya da motosikletin çok desteklendiği bölümlerde, sağlamlık hissi belirgin. R9 bu durumlarda güven ve sağlamlık hissi veriyor, bu da sürekli hızlı sürüşe yardımcı oluyor. Ancak, ön tekerlek hafiflediğinde, yavaş viraj çıkışlarında gaz açıldığında olduğu gibi, gidonda hafif sarsıntılar ortaya çıkabilir. İyi bir direksiyon amortisörü bu tepkileri hafifletebilir ve kontrolü büyük sorunlar olmadan sürdürebilir.

Her iki motosikletin ergonomisi de spor ve belirli bir rahatlık arasında bir denge sunmak için tasarlanmış. Artık yıllar öncesinin aşırı zorlayıcı sürüş pozisyonlarına sahip radikal spor motosikletlerinden bahsetmiyoruz. Hem Ducati hem de Yamaha'da gidon, seleye nispeten yakın ve bileklere fazla yük bindirmiyor. Birkaç saatlik sürüşün ardından bile oldukça rahat bir pozisyon korunabiliyor. Ancak, her iki motosiklette de pisti çok agresif bir şekilde kullanırken dizler ve dirsekler arasındaki alanın biraz sınırlı olması, belirli durumlarda rahatsızlık verebilir. Bu, çok fazla eğilindiğinde dirseğin dize temas etmesine ve sürücünün serbest hareketini kısıtlamasına neden olabilir. Bu durumu çözmek için, pist hazırlıklarında yaygın olduğu gibi, ayak dayamalarını biraz öne almak veya eğmek çözüm olabilir, ancak fabrika ayarlarında bu, tamamen sportif kullanım arayanları şaşırtabilir.

Yamaha R9 vs. Panigale V2: Frenler ve Süspansiyonlar【7:0†glossary_ES_TR.txt】

Frenleme konusuna odaklanırsak, hem Ducati Panigale V2 hem de Yamaha R9, hem yolda hem de pistte spor sürüşün taleplerine sorunsuzca yanıt verebilecek üst düzey sistemler sunuyor. İki motosiklet de güçlü fren kaliperlerine, ısıya karşı dirençli bir yapıya sahip ve her ikisi de virajda ABS sistemlerini içeriyor. Bu, geç frenlemelerde ön tekerleği kaybetme korkusu olmadan, motosikletin eğik olduğu durumlarda bile oldukça agresif fren yapabilmeyi sağlıyor.

Önemli bir detay, her iki modelde de elektronik sistem üzerinden arka tekerlek kalkış kontrolü kapatılabiliyor. Bu, pistte frenlemenin sınırlarını zorlamak isteyenler için kritik, çünkü arka ABS'nin çok erken müdahale etmesini önleyerek gereksiz yere fren mesafesinin uzatılmasını engelliyor. Basit ama hassasiyet ve tur süreleri feda edilmeden en iyi yavaşlamayı elde etmek için temel bir ayar.

Süspansiyonlar konusunda, farklılıklar biraz daha belirgin. Ducati, Panigale V2'yi ön çatalda ve arka amortisörde tam bir Öhlins süspansiyon setiyle donatmış. Bu tercih, pist odaklı bir performans yöneliminin habercisi. Öhlins süspansiyonlar, emilim kapasiteleri ve geniş ayar aralıkları ile öne çıkıyor, ancak en çok limitlerde sürüş yapıldığında sundukları hassas yanıtla dikkat çekiyor. Viraj girişinde motosikletin stabilitesini kaybetmeden çok geç fren yapmaya olanak tanıyorlar ve viraj çıkışında erken hızlanmayı kolaylaştırıyorlar, her zaman asfaltla sağlam bir temas sağlıyorlar.

Yamaha R9 ise, hem ön hem de arka tarafta KYB bileşenleriyle donatılmış. Bu süspansiyonlar, spor sürüşte, hatta pistte bile oldukça iyi bir performans sergiliyor, ancak Ducati'nin Öhlins'leriyle aynı hassasiyet ve ayar kapasitesine sahip değiller. Orta-yüksek tempoya kadar çok iyi çalışıyorlar, ancak maksimuma zorlandığında, biraz daha fazla sertlik ve kontrol gerektiği fark edilebilir. Yolda da geçerli olan bir spor motosikletin keyfini çıkarmak isteyen çoğu kullanıcı için KYB seti fazlasıyla yeterli. Ancak pistte yoğun bir şekilde sürüş yapmak isteyenler için Yamaha'da daha üst düzey bir süspansiyon sistemine yatırım yapmak muhtemelen ilk değerlendirilmesi gereken değişikliklerden biri olacaktır.

Her iki motosikletin sunduklarını perspektife koyarsak, her birinin kendi güçlü yönlerinin olduğu açık. Ducati Panigale V2, İtalyan markasının yarış geleneğini miras alan saf bir spor motosiklet olarak kendini gösteriyor. Hafif, çevik, virajda hassas ve estetiği benzersiz. Ayrıca, V2 motoru, birçok tutkunun aradığı o özel karakteri koruyor. Ancak, en yüksek ayarda bile sınırlı motor freni gibi bazı uyum gerektiren noktaları var, bu da viraj girişinin etkili olması için uygun vitesin kullanılmasını zorunlu kılıyor.

Öte yandan, Yamaha R9 daha çok yönlü bir motosiklet. Sadece pistte mükemmel bir arkadaş değil, aynı zamanda günlük kullanım için de konforlu ve pratik. Satın alma fiyatı Ducati'den belirgin şekilde daha düşük ve biriktirilen para, pistteki potansiyelini maksimize etmek için süspansiyonları veya bileşenleri iyileştirmeye ayrılabilir. Üç silindirli motor, düşük devirlerde yumuşaklık ve torkun çok iyi bir kombinasyonunu sunarken, günümüz emisyon normları nedeniyle üst devirlerde biraz sınırlı olmasına rağmen iyi bir uzama yeteneğini de elden bırakmıyor.

Genel performans açısından, hem Ducati Panigale V2 hem de Yamaha R9 çok yüksek bir performans seviyesi sunuyor ve sadece tur zamanlarına odaklanırsak, farklar minimal. Her iki motosiklette de birkaç özel modifikasyonla, aynı pistte çok benzer süreler elde etmek mümkün olabilir. Ducati, ultra hafif monokok şasisi ve dar konfigürasyonu ile özellikle agresif bir sürüş tarzını tercih eden sürücüler için hızlı viraj geçişleri ve mükemmel bir dönüş kabiliyeti sağlıyor, virajların içinden güçlü hızlanmalar arıyor. Yamaha, hızlı yön değişikliklerinde biraz daha az tepkisel olsa da, hızlı bölümlerde ve geniş virajlarda dikkate değer bir denge ve mükemmel bir stabilite sunuyor.

Yamaha'nın açıkça fark yarattığı nokta fiyatı. R9, Panigale V2'den önemli ölçüde daha ucuz, bu da onu modern bir spor motosiklet arayan ancak büyük bir başlangıç yatırımı yapmak istemeyenler için daha erişilebilir bir seçenek haline getiriyor. Ayrıca, Yamaha'yı tercih ederek tasarruf edilen para, daha kaliteli bir süspansiyon sistemi veya motorun tüm potansiyelini açığa çıkarmasına olanak tanıyan tam bir egzoz sistemi gibi iyileştirme bileşenlerine yeniden yatırılabilir, ki bu fabrika ayarları nedeniyle biraz kısıtlı kalıyor. Bu, özellikle motosikletin pistte yoğun bir şekilde kullanılmasını planlayanlar için önemli bir avantaj.

Ducati ise, markanın felsefesine çok sadık bir spor motosiklet konseptini temsil ediyor. Panigale V4 kadar aşırı olmasa da, saf bir sportif sürüş deneyimi sunmaya devam ediyor. Tasarımı kompakt, motoru karakterli ve düşük ağırlığın sağladığı çeviklik dikkat çekici. Ancak, bu motosiklet aynı zamanda sürücüden de çok şey talep ediyor. Motorun sınırlı frenleme gücü, viraja girişlerin etkili olması için vites geçişlerinin iyi yönetilmesini zorunlu kılıyor ve daha az aerodinamik koruma uzun sürüşlerde veya yüksek hızda sıkıntı yaratabilir. Ancak, yarış motosikletine yakın bir deneyim arayanlar, Panigale V2'de çok ilginç bir seçenek bulacaktır.

Günlük kullanımda, Yamaha'nın sunduğu çok yönlülük Ducati'nin ulaşamadığı bir seviyede. Sürüş pozisyonu, sportif karakterden ödün vermeden rahat, TFT ekranı kapsamlı ve okunması kolay ve entegre navigasyon işlevleri sunma imkanı, onu günlük seyahatler için çok daha pratik hale getiriyor. Ducati ise daha fazla bağlılık gerektiriyor ve potansiyelinin tamamını değerlendirmek isteyenler için, hem yolda hem de pistte daha fazla bir kararlılık düzeyi gerektiriyor.

Sonuç olarak, bu karşılaştırmada net bir kazanan yok. Her iki motosiklet de orta hacimli spor motosiklet segmentinde iki farklı yaklaşımın en iyilerini temsil ediyor. Yamaha R9, performans, çok yönlülük ve fiyat arasında bir denge arayanlar için mantıklı bir seçenek. Ducati Panigale V2 ise, sportif saflığı önceleyen ve her virajda İtalyan markasının yarış DNA'sını hissetmek isteyenler için ideal bir seçim. Sonuçta, en iyi seçim, motosiklet üzerinde aradığınız deneyim türüne ve ona nasıl bir kullanım amacı vereceğinize bağlı olacaktır.

Bir Yamaha R9'in maliyeti ne kadardır?
Burada yeni ve kullanılmış motosikletlerin fiyat düzeyine ilişkin genel bir bakış bulacaksınız!
Martin_Bauer

Ducati Panigale V2 - Deneyimler ve Uzman İncelemesi

Martin_Bauer

Ducati, sürülebilirliği son derece kolay bir supersport motosiklet yapma hedefini tam anlamıyla başarmış. Aşırı derecede çevik bir sürüş, düşük ağırlık ve kolay kontrol edilebilir bir motorla yeni Panigale V2, teknik ve zorlu pistlerde özellikle eğlenceli. Geç frenleme ve yüksek hızlarda dahi dar virajları koruma kabiliyeti en büyük güçlü yanları. Biraz daha düşük olan güç, neredeyse tamamen düşük ağırlıkla telafi ediliyor. Böylece yeni Panigale V2, selefine göre belirgin bir iyileşme sunuyor, özellikle yeni başlayan sürücüler için ve "güç her şeydir" klişesinin aksine, bu durumda sürüş kolaylığı, deneyimsiz sürücülerin daha iyi tur süreleri elde etmesine yardımcı olabilir. Yüksek performanslı superbike'lara alışkın olmama rağmen, küçük Panigale yüzümü güldürdü. Ducati, yol kullanımı için de birçok olumlu nokta kazandı. Yeni Panigale ile İtalyanlar, çok daha rahat bir sürüş pozisyonu sayesinde yolda kullanım kolaylığını ve yeni başlayan kullanıcıları hedefleyen daha erişilebilir bir versiyon sundu. Bu, V2'nin bir A2 versiyonunun da olacağı gerçeğiyle de doğrulanıyor. Daha düşük fiyatlarla birlikte, Panigale V2, hesap yapanlar için daha erişilebilir bir alana giriyor. Bir giriş seviyesi motosiklet olarak Panigale mi? Kim tahmin ederdi?


Son derece çevik sürüş

Yüksek frenleme kapasitesi

Düşük ağırlık.

Rüzgar koruması

Quickshifter bazen hassas değil

Fren ve debriyaj sıvı deposunun konumu.

Martin_Bauer

Yamaha R9 - Deneyimler ve Uzman İncelemesi

Martin_Bauer

R9, tavizsiz bir R6 olmasa da, net bir sportif karakter sergiliyor ve pistte bile gayet tatmin edici bir performans sunuyor, ayrıca sürmesi oldukça eğlenceli. Muhtemelen, yeni başlayan bir sürücü R9 ile pistte, R6'ya kıyasla daha rahat hissedecektir. Öte yandan, tork dolu motoru ve daha rahat sürüş pozisyonu sayesinde R9, günlük kullanım için çok daha uygun, elbette bir MT-09'un konfor seviyesine ulaşmasa da. Yamaha, R9'un pistte gerçekten iyi performans gösterdiğini Supersport Dünya Şampiyonası'ndaki ilk zaferiyle zaten kanıtladı. A2 ehliyetine uygunluğu ve makul giriş fiyatıyla Yamaha, günlük kullanıma odaklanmış bir spor motosikletin kapılarını aralıyor; bu da, kesinlikle spor motosiklet dünyasına yeni adım atanlar için de ilgi çekici olacaktır.


Geniş kullanılabilir güç aralığı

Gelişmiş fonksiyonelliğe sahip iyi quickshifter

Hem yol hem de pist için uygun

Entegre veri kayıt sistemi.

Mevcudiyet

Uzun boylu sürücüler için dar diz açısı

RAM AIR sistemi yok.

1000PS Magazine'den daha fazlası

Ducati Panigale V2 ve Yamaha R9 Karşılaştırması Görüntüler

Kaynak: 1000PS

Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 1
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 2
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 3
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 4
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 5
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 6
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 7
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 8
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 9
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 10
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 11
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 12
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 13
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 14
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 15
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 16
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 17
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 18
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 19
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 20
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 21
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 22
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 23
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 24
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 25
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 26
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 27
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 28
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 29
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 30
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 31
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 32
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 33
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 34
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 35
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 36
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 37
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 38
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 39
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 40
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 41
Ducati Panigale V2 2025 İlk Test - Resim 42

1000PS İş Ortağı

ChigeeContinental MotorradreifenMotorex AGcalimoto GmbH